Farklı bir insan türünden miras kalan gen, depresyonun sebebi olabilir

admin

David Nield

Günümüzün modern insanlarının sahip olduğu genetik mirasın bir parçası, on binlerce yıl önce Denisova insanlarıyla melezlendiğimiz dönemde oluştu. Daha sonra gerçekleşen genetik adaptasyonlar, bizleri depresyon benzeri belirli zihin sağlığı sorunlarına yatkın hale getirmiş olabilir. Bu bulgu, özellikle de Doğu Asya toplumlarında, ‘SLC30A9’ adı verilen bir genin bir varyantının büyük olasılıkla pozitif seçilim neticesinde evrimleştiğini belirten daha eski araştırmaların izinden giden İspanyalı araştırmacıların gerçekleştirdiği yeni bir araştırmanın neticesinde tespit edildi.

UZAK GEÇMİŞİN HAYALETLERİ

Bu gen, çinkonun ayarlanmasını ve hücre zarları sathında taşınmasını sağlar. Çinko, sağlıklı şekilde büyümemiz ve nörolojik ve bağışıklık sistemlerimizin sağlıklı biçimde çalışması söz konusu olduğunda önem taşır ve bu özel adaptasyon, bu ayarlanma sürecini değiştirir. Peki, bu genetik adaptasyon nasıl ortaya çıktı? Denisova genomuyla yapılan ayrıntılı bir karşılaştırma, Doğu Asya’da tespit edilen aynı mutasyon için bir eşleşme olduğunu ortaya çıkardı; buna karşın, Neandertal toplumlarıyla bu tür bir eşleşme gözlemlenmedi.

Pompeu Fabra Üniversitesi’nden (UPF) evrimsel biyolog Ana Roca-Umbert, “Gen haritasını inceleyerek, gözlemlenen genetik çeşitlenmenin geçmişte arkaik insanlarla, büyük ihtimalle Denisovalılarla melezlenmemiz neticesinde ortaya çıktığını ortaya koyduk” diyor.

Araştırma ekibinin gerçekleştirdiği laboratuvar deneyleri, bu çeşitlenmenin ‘santral’ mitokondri de dahil olmak üzere bir grup hücresel yapının çinkoyu işleme biçimi ve metabolizma üzerinde neden olduğu değişimler bağlamında, potansiyel olarak etkileme şeklindeki farklılıklarla ilişkili olduğunu ortaya koydu.

EVRİMİN KORUMAYI TERCİH ETTİĞİ BİR GEN

Bunun yanı sıra araştırmacılar, evrimin bir sebepten ötürü ‘SLC30A9’ genini korumayı tercih ettiğinden şüphelendiler; ne var ki bunun ne tür faydalar sağlayabileceğini şu ana dek kesin biçimde anlayamamışlardı. Şimdiyse, Denisova varyantının bizlere soğuk iklimlerde daha iyi koruma sağlıyor olması muhtemel görünüyor.

UPF’den evrimci biyolog Jorge Garcia-Calleja, “Göründüğü kadarıyla, bu değişim bir fayda sağladı ve insanlar için seçilime dair bir avantaj sunduğunu kanıtladı” diyor: “Netice itibariyle, ‘SLC30A9’ adlı gendeki bu varyasyon seçildi ve günümüz insanlarına taşındı.”

Geçmişle genetik bağlantılarımız söz konusu olduğunda, bu durum, şimdilik keşfettiğimiz en yaygın ve önemli olanlardan biri; bununla birlikte, genlerimizin gelişmeye ve bizi nasıl etkilemeye devam ettiği hususunda araştırılacak daha pek çok şey var. Daha önce, aynı ‘SLC30A9’ varyasyonu daha büyük bir depresyon ve farklı zihinsel bozukluk riskleriyle de ilişkilendirilmişti. Bundan ötürü, Denisovalılardan miras kalan genetiğin de zihinsel sağlığımız üzerinde rol oynaması olası görünüyor.

Ayrıca, bu husus muhtemelen çinkonun ayarlanması sürecine de bağlı. Çinko, sinir sisteminin uyarılabilirliğini düzenleme noktasında önem taşır ve zihin sağlığıyla bağlantılıdır. Ve bu husus, araştırmacıların üzerinde daha fazla araştırma yapmak istediği bir bağlantı. UPF’de moleküler biyolog olarak görevini sürdüren Rubén Vicente, “Gelecekte, bu araştırmayı hayvan modeller üzerine genişletmek, akıl hastalıklarından mustarip olma eğilimini aydınlatmamızı sağlayabilir” diyor.

Araştırma makalesi PLOS Genetics adlı dergide yayınlandı.


Yazının orijinali Science Alert sitesinden alınmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)

Yorum yapın